Bursaspor'un gerçekten nasıl bir bataklığın içerisinde olduğu dün başkan Erkan Kamat'ın açıklamalarıyla bir kez daha gün yüzüne çıktı.
Dünkü yazımda 'ben utanıyorum ya siz' demiştim. Ancak utanması gereken, şimdiki yönetim değil, ondan önceki Ali Ay ve Mesut Mestan yönetimleriymiş bunu öğrendim.
Bursaspor Kulübü Başkanı Erkan Kamat'a kamuoyunu bilgilendirmesi için teşekkür etmek gerekir. Ancak ben bu açıklamayı bu kadar çok geç yaptığı için de tepki gösteriyorum.
Ahhhh başkan ahh !..
Keşke şu açıklamanı göreve geldikten 1 ay sonra yapmış olsaydın. İşte gerçekten o zaman yeşil beyaz sevdalılarının gözünde devleşir ve gönüllerinde taht kurardın. Gerçekten yerin apayrı olurdu. Kimse senin için kötü sözler paylaşımlarında bulunmaz, istifaya davet yazıları yazmazlardı.
Sen, ilk gün mazbatayı almazken kulüpteki bazı kirli işlerden haberin vardı. İçerisinde bulunduktan sonra yaşadıklarınızı yeşil beyaz sevdalılarıyla paylaşmış olsaydınız.
Muhasebe ve hukuk departmanın durumunu keşke kamuoyuna daha önce açıklasaydın. Hatta bence en büyük suç ise tazminatları ve maaş alacakları ödenerek gönderilen muhasebe ve hukuk departmanı sorumlularının kulüpte çalışmaları hukuksal açıdan bir suç teşkil eder mi bilemiyorum.
Bursaspor Kulübüne üye olan o kadar çok hukukçumuz var. Suç teşkil ediyorsa lütfen adli makamlara şikayette bulunsunlar. Bulunsunlar ki bu insanlar gereken cezaları alsınlar, ibreti alem için.
Ne malum, bu süre içerisinde muhasebe kayıtlarıyla oynayıp, hesaplarda değişiklik yapmış olabilirler. Ki bu konuda İbrahim Yazıcı Özlüce Tesisleri'nde ilk mazbata törenine geldiğimizde 'muhasebe departmanı kapalı olmasına karşın hesaplara giriliyor' denilmesi benim içimi kanatmıştı. Keşke siz bunu da dün açıklamış, kamuoyunu bilgilendirmiş olsaydınız sevgili Erkan Kamat Başkanım.
Beni gerçekten en çok yaralayan olaylardan bir tanesi, ne zaman bir araya gelsek, 'Benden çok Bursaspor'u seven kimse yok' derdi eski başkanlardan Ali Ay. Gerçekten çok seviyormuş Bursaspor'u. Pırasa doğrar gibi alacakları için çekler kesmiş. Kulübün arazilerine çöreklenmiş. Bu yetmiyormuş gibi TOFAŞ ile yapılan sözleşmede 300 bin Dolar Ali Ay'a ödenir diye madde koydurmuş.
Gerçekten kulüp adına yapılan bir sözleşmede başkanın böyle bir madde koydurtması hukuksal açıdan bir suç mudur? doğrusu bilemiyorum.
Avukat dostlarımız bu konuda bizleri bilgilendirirlerse inanın ben ve benim gibi Bursasporlu dostlarımız çok mutlu olurlar.
Başkan Erkan Kamat'ın ağzından beni çok derinden etkileyen acı gerçeklerden bazıları;
"2 Eylül tarihi itibariyle bütün personel ve futbolcu alacakları ile ilgili girişimlerde bulunduk. Futbolcuların lisansının çıkması için de büyük uğraş verdik. O gün yaşadıklarımı anlatsam Bursaspor'un değeri düşerdi."
"Biz futbolcuların lisanslarını maçtan kısa süre önce çıkarttık. İlk maça çıkmak için uğraş verdik. Bursaspor bu haldeydi."
"2019-2020 sezonunda 12 ay boyunca durmuş, futbol oynamış arkadaşlarımıza söylemek istiyorum. Burak Altıparmak, Cüneyt Köz, Aykut Akgün, Recep Aydın. Bu arkadaşlarımız TFF'ye ihtarda bulunup alacaklarını almaları için karşımıza geldiler. Hepsinin alacaklarını biz ödedik."
"Elektrik, doğalgaz mevzusu var. Nihat Özdemir'den 3 defa erteleme istedim, Bursaspor'un daha acil ödemeleri var dedim. Böyle imkanımız yok dedim. 2,5 yıllık borç 2 milyon 800 bin TL. Aksini iddia edemezler. Üzerine de 700-800 bin TL daha fatura geldi. 3 milyon 600 bin TL civarında da borcu var."
"Bursaspor küme düşerken Ali Ay protokol koymuş. Bir yıllık TOFAŞ tribün hakkının 300 bin dolarlık kısmı Ali Ay'a ödenecektir diye protokol yapılmış. Tofaş Başkanı ile görüştüm ve bize ödemek istemelerine rağmen elimiz kolumuz bağlı dediler. Ben Ali Ay'ı aradım. Böyle bir sorun var dedim. Rica ediyorum sizden bu ek protokolü iptal edin dedim. 'Hayır ben böyle bir şeye izin vermiyorum' dedi. 'İptal etmem' dedi."
"Herkes Bursasporluyum diyor ama hatıra kombine kartı çıkarttık. 1 tanesi 100 TL. Girin sayfaya. Bin 500 kişi almış. 3 milyon şehir burası. Bursaspor kendi ayakları üzerinde duracak büyüklüktedir. Yeter ki temlikler olmasın."