Yanlış yollardayız. Gittiğimiz yol da yanlış, tercih ettiğimiz alternatifler de…

Bir cümle var;

Yanlış yoldayım ama yol nasıl güzel diye. Bursaspor yanlış yolda evet fakat problem burada başlıyor. Yol güzel değil.
Bunun farkında olmayan bir yönetim ve söz sahipleri var. Bir yoldalar ve yolda olmayı çeşitli engebelerin onlara engel olduğu bahanesini sürdürerek başarı sayıyorlar.

Buraya gelmeden önce bilmiyor muydunuz durumun bu olduğunu? Nitekim siz değil miydiniz buraya gelirken, bırakacağız diyen?

Sözünü tutmayan, sözünde durmayan, gittiği yolun karanlığını bilmeyen, ehliyeti kullandığı arabaya yetmeyen insanlar ile bir yolda gitmenin neresinde duralım?

Nesine güvenelim?

Haydi biraz da sizin dilinizden anlatalım, belki böyle olmuyordur.

Varsayalım bir kahvehanedesiniz, istemişsiniz 52’lik desteyi, dağıtıyorsunuz ve elinizde koz yok. Bir cesaretle diyorsunuz ki koz 8. 

Sonucu ne olur? Batarsınız değil mi?

Sizin elinizde kozu bırakın 52’lik deste bile yok. Oyunu oynayacak durumda değilken, oyunu yönetmeye çalışıyorsunuz. 

Başka bir örnek daha verelim;

Galatasaray takımı dünya yıldızlarını almış, tarihin kağıt üzerinde en iyi kadrosunu kurmuş ve bunu belli başlı sponsor gücüyle sağlamış…

Dur dur pardon, bu bizi değil, sizi ilgilendiriyordu. Olmadı örnek.

Biz bizden devam edelim.

Bazen işler yolunda gitmiyorsa, yoldan gitmezsin, gitmemelisin. 

Bu durumda yolda gitmeye inat etmek seni çamura saplayacak. Yeni patikalar açmak zorundasın. Patikaları açmak için de fiziki güce, mali güce ihtiyacın var. Peki… Sen de hangisi var? Hiçbiri.

Patika bile açamayanlar ile ana yolu inşa edebilir miyiz? Edemeyiz. 

Neyi bekliyor? Neyi zorluyorsunuz?

Bursaspor’un sonunu hazırlıyorsunuz. Bunu da kendinizi başarılı sanarak yapıyorsunuz. Yapmayın.

Buna göz yumanlar, sesi çıkmayanlar, bir adım geride duranlar, işine geldiğinde en yüksek ses ile çığıranlar. Sizler de alıyorsunuz bu vebali. 

Yeri geldiğinde üst perdeden herkese konuşmayı bilenler, kendini karantinaya aldı. Ne zaman bitecek sizin karantinanız?

Bursaspor bitince mi? 

Herkes şapkayı çıkaracak, önüne koyacak.

Ben şapkamı çıkarıp, önüme koyduğum zaman yapabileceğim tek şeyi yapıyorum. Çıkıyor konuşuyor, elimden geleni yazıyorum.

Yönetim istifa.