Süper Lig takımlarının ülke puanının yetersizliği sonrasında bugüne kadar kupaya önem vermeyen Süper Lig takımları, Avrupa’ya gitmenin kestirme yol olarak Ziraat Türkiye Kupası’nı seçtiler.

Dün ve bugün izlediğim tüm maçlarda Süper Lig takımlarının tüm yabancılarını, alt liglerden gelen rakiplerle oynadıkları maçlarda sahaya sürmelerini örnek olarak gösterebilirim.

Bana göre beşinci turun en büyük handikabı Süper Lig’de yer alan takımların maçları sahalarında oynamaları ise bu kupanın en büyük sıkıntısıydı.

Teknik Direktör Tamer Tuna ideale yaklaşan bir kadro ile sahaya çıkartmıştı Bursaspor’u.

Bugüne kadar kalede göremediğimiz Canberk Yurdakul, sağ bekte göremediğimiz Uğur Kaan Yıldız sahada. Ancak benim sahada görmeyi beklediğim Vakıfköy’den gelen gençler yedek kulübesindeydi. Genç Millilerde kadroda yoktu haliyle.

Maç öncesi Gaziantep Kalyon Stadı’ndaki kırmızı siyahlı taraftarların Bursaspor ve Gaziantep FK’lı futbolcuları el ele tribünlere çağırıp alkışlamaları çok güzel bir hareketti.

Bunun en büyük nedeni Bursasporlu birçok futbolcunun Gaziantep’te oynamasıydı. Furkan Soyalp, Muhammed Demir ve Ertuğrul Ersoy. Sadece Ertuğrul Ersoy sahadaydı. Diğerleri yedek kulübesinde de yoktu.

Maça gelecek olursak;

Bursaspor’da ayağa pas yaparak oynama alışkanlığını biraz daha geliştiğini gözlemledim. Gaziantep FK’da ise futbolcuların maç içerisindeki hırsı kaybolmuş gibiydi.

Maça etkili başlayan Bursaspor oldu ve ilk dakikalarda Uğur Kaan Yıldız’ın alt köşeye giden şutunu kaleci Burak Bozan son anda alt uzanarak kornere tokatladı. Gaziantep FK’nın ise net diyebileceğim Maxim’in şutunda kalecimiz Canberk’ten dönen topu Enver Cenk Şahin’in kale sahası içerisinden dışarıya vurması şansımız oldu.

Sonuçta ilk yarı golsüz tamamlandı.

İkinci yarıya istekli başlayan Bursaspor oldu.

Yeşil beyazlıların atağında Namık Alaskarov 54. Dakikada kaleci Burak Bozan ile karşı karıya kaldı. Ama topu kale yerine üzerine gelen kaleciye nışanladı. Ardından 57. Dakikada Namık müsait durumda Batuhan Kör’e topu atamadı. Başlayan atakta ceza alanı içerisinde topla buluşan Mirza Doğan genç kaleci Canberk’i mağlup etti: 1-0

Golden dört dakika sonra İsmail Yüksek ile başlayan Bursaspor atağında, soldan İsmail Yüksek’in yerden sert ortasında kaleci Burak’tan seken topu önünde bulan Burak Altıparmak yeniden skoru dengeledi.

Sonrasında oyun Bursaspor yarı alanına yıkıldı.

Bu baskı sonrasında Gaziantep FK’dan Maxim’in yan direkten geri dönen topu ise Bursaspor’un şansıydı.

Sonrasında Tamer Tuna, kaptan Burak Altıparmak’ı alarak sahaya genç Kerem Şen’i sürdü.

Aslında tur fırsatı ayağımıza kadar gelmişti. Doğan-Tosça anlaşmazlığında topu önünde bulan İsmail Yüksek, ceza alanına yöneldi. Şutunda kaleci Burak Bozan gole bir kez daha izin vermeyen isim oldu.

Ve maç uzatmaya gitti.

Uzatmanın ilk bölümünde Bursaspor Ofosu ile atak göründü. Ancak beraberlik golündeki futbol şans 97. Dakikada sanki bizi terk etmişti. Acolatse’nin pasında İsmail Yüksek’in kaleci Burak’ın kolundan seken topun üst direkten oyun alanına dönmesi Bursaspor adına gerçekten büyük şanssızlıktı.

Son 16 turuna kalabilme açısından önemliydi Gaziantep FK mücadelesi Bursaspor adına. Sonuçtan çok girdiğimiz pozisyonlar çok olumluydu. İş penaltılara kaldı. Turu geçeni penaltıcılar ve kaleciler belirledi bir anlamda.

Bursaspor’da İsmail Yüksek, Kerem Şen, Luka Çapan, Tuğbey Akgün atışları gole çevirirken, golcü Batuhan Kör’ün atışını ise kaleci Burak Baran kurtarınca ev sahibi takım 6-5’lik skorla son 16 turuna yükseldi.

Kupaya veda ettik.

Üzülmedim dersem yalan olur.

Kaçırılan gollerden çok, beni mutlu eden takımın sahada verdiği inanılmaz mücadeleydi.

ZAMAN BOŞA GEÇMİŞ

Dile kolay tam 120 dakika süren bir mücadele.

Nasadoge Menemenspor maçına oranla Bursaspor’da çok daha güzel gelişmeler gördüm.

Tamer Tuna, yaptığı çalışmalarda oyuncularına oyun felsefesini tam olarak anlatmış.

Bursasporlu futbolcuların isteksizlikleri gitmiş, inanılmaz hırsla mücadele ortaya koyan bir takım olmuş. Hepimizin görmek istediği türden hem de.

Teknik adam tercihinin ne denli önemli olduğunu da böylece herkes görmüş oldu. Yani bir anlamda zamanı boşu boşuna harcamış Bursaspor’un iki başkanlı yönetimi.

İnanın golcü sorunu çözümlendiğinde bu takım böyle oynasın hedefine mutlaka ulaşır.