Uzun yıllar Bursa'da spor ile iç içe olunca hem oynayanları hem de sporumuzu yönetenleri tanıyorsunuz.
Bende bunlardan birisiyim her halde.
Hasan Gülayan'ı ben küçük yaşından bu yana tanıyorum.
Son olarak kalecilik yapmıştı mahallesinin futbol takımı olan Kültürspor'da.
Sonrasında onu Kapalıçarşı'daki kuyumcu dükkanlarını soymayan kalkan birinin kurşunu ile yaralanırken, işyerlerinin soyulmasını önlemişti.
İşyerlerini büyütmüşlerdi.
Kuyumcu dükkanları büyüdükten sonra Bursaspor için aranılan yöneticilerden biri konumuna geldi.
Aranılan birisi derken hem futbolun içinden gelmesi, hem de amatör futbolda yöneticilik yapmasından kaynaklanıyordu.
Bursaspor'da Remzi Cinoğlu Başkanlığındaki yönetimde 2. Başkanlık görevinde bulunmuştu.
Ne zaman kapalıçarşıya gitsem yanına uğramadan geçmezdim. Saatlerce oturur hem Bursaspor'u konuşur, takımla ilgili değerlendirmeler yapardık kahvelerimizi içerken.
Bugün 50 yıldır arkadaş olduğum Hasan Gülayan'a son görevimi yapmak için Ulucami'ye gittim.
Avluya girerken Bursaspor Kulübü Başkanı Hayrettin Gülgüler'i görünce gerçekten çok mutlu oldum. Bursaspor'un yeni yönetiminin kulübün tarihine sahip çıkması beni gerçekten mutlu etti.
Cami çıkışında cenaze namazı kılınırken gerçekten çok duygulandım. Emin Adanur ile birlikte yöneticilerin orada olması. Eski Devlet Bakanımız Faruk Çelik, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, önceki dönem başkanı Recep Altepe, Akparti ve CHP milletvekillerinin saf tutmasına sevindim.
Avluya baktığımda Bursaspor'da eski dönemde yöneticilik yapan insanları da görmem beni mutlu etti. Demek ki Bursalılar geçmişine sahip çıkması sevindiriciydi.
Senin ne denli iyiliksever biri olduğunu biliyorum.
Muhtaç insanlara yaptığınız yardımlarını biliyorum. Hatta sonuncusunu ise Ulucami imam hatibi tarafından duymak beni gururlandırdı.
Mekanın cennet olsun sevgili arkadaşım Hasan Gülayan.
HELAL OLSUN GENÇLERE
Bursaspor U 19 Takımı son beş altı hafta içerisindeki deparıyla katıldığı Türkiye Şampiyonası finallerinde, sezonun en kötü performansını ortaya koyduğu maçta aldığı tek yenilgi ile üçüncülükle yetinmek zorunda kaldı.
Burada oynadığı rakipler gerçekten çok zorluydu.
Bursaspor'un kadrosunda yaşı tutan beş isim A takım kadrosunda yeni sezon hazırlıkları için kalmasına karşın iyi sonuçlar aldılar.
Hiç yenilmeyen İstanbulspor'u yendiler. Bursa'da 3-1 yendikleri Yılport Samsunspor'a basit hatalarla yedikleri gollerle yenilip final şansını yitirdi.
Üçüncülük sınavında ise İzmir'de yenemedikleri , 3-2 yenildikleri Altınordu'yu 2-0 gibi net skorla yenerek Türkiye üçüncüsü oldu.
Hani ikinci şampiyonlar Vakıfköy'den çıkacak deniliyordu. Gerçekten de öyle olacak.
Çok yetenekli isimler var.
Altınordu maçını maalesef yayıncı kurulu olan aspor'un bu maçı yayınlamaması, hatta yayınlayan lifebursa'ya prosedür denilerek TFF'nin izin vermemesi beni olduğu kadar tüm Bursalıları şaşırttı.
En azından gençlerimizin onurlu mücadelesini tüm Türkiye izlerdi. En azından Bursaspor'un ve Milli takımlarımızın geleceği olan gençlerimizi yakından görürdük.
Eren Tunalı'nın turnuvanın en iyi oyuncusu seçilmesi bir başka tesellimiz oldu.
Antalya'da esir kampını andıran turnuva dönüşünde ise gençlerimizin Afyon'a A takım kampını ziyaret etmesi harika bir düşünceydi. Ziyaret kimin fikri ise kutlamak gerekiyor.