Bursaspor’un Nazilli Belediyespor ile 1-1 berabere kalarak ligde kalarak ligde kalmıştı.
Maçı izlemek için Nazilli’ye giden taraftarların yönetim aleyhine yaptığı kötü tezahüratlar, hararetler bardağı taşırmış ve yönetimden beklenmedik bir şekilde olağanüstü genel kurur kararı gelmişti.
Bugün Divan Başkanlık Kurulu Başkanı Galip Sakder ve yönetiminin, 17 ve 25 Haziran’da yapılacak olağanüstü genel kurulu öncesinde bilgilendirme toplantısı vardı.
Her zaman olduğu gibi toplantıya biraz erken gidince halen yönetimde olan yöneticilerimizle sohbet etme fırsatı buldum.
Gerçekten sitemlerinde çok haklıydılar yöneticiler. “Sadece Divan Kurulu bize sahip çıktı görev yaptığımız süre içerisinde. Onun haricinde hiçbir sivil toplum kuruluşu yanımızda olduğu bildiren, destek veren ne açıklaması ne de bir yerde söylendiğini duyduk.”
Gerçekten haklıydılar.
Evet;
Bursaspor, Diyarbakır deplasmanında Amedliler tarafından linç edilirken hiçbir sivil toplum kuruluşu yönetimin yanında olmamıştı. Destek açıklaması yapmamıştı.
Oysa Bursa maçından sonra tüm Diyarbakırlılar sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte basın toplantısı yaptıkları hatırlayınca sitemlerinin ne kadar yerinde olduğu gördüm.
KAYYUMA KALINMA İHTİMAYI AZ
Galip Sakder, açıklamaları çok netti.
Kendisine 3 gün önce sorduğu ‘Aday çıkmazsa kulüp kayyuma kalır mı’ soruma gereken incelemeyi yaptıktan sonra doyurucu bir cevap verdi.
Sakder, “Aday çıkmaması halinde tüzüğümüze göre yönetim 6 ay devam edecek. Yeniden aday çıkmaması halinde normal kongreye kadar görevi sürdürecekler. Ancak ikinci dönemde yönetim kurulları istifa ederse, biz tüzük gereği kulübe kayyum atanması için gereken yerlere başvuru yapmamız gerekecek” dedi.
Ancak, Ömer Furkan Banaz ve yönetiminin görevlerine devam etmeleri için gereken tüm çabayı göstereceğinin altını çizen Galip Sakder, taraftarlara sitem dolu gönderme yaparak, “Başkan adayı zor bulunuyor. Omuzlarda getirilen başkanlar evleri basılarak gönderildi. Bu insanları kırmadan doğruyu bulmamız. Herkesin de haddini bilmesi gerekiyor. Bu arkadaşları göreve getirmek için ne çabalar gösterdik. Ben biliyorum. Ömer Furkan Banaz yönetimi ve verdiği destek nedeniyle Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a hepimizin teşekkür edip, özür dilememiz lazım yapılan olumsuz tezahüratlarla ilgili olarak” diyerek açıklamasını sürdürdü.
Haklımıydı.
Evet haklıydı.
Rakamları duyunca içime karamsarlık çökmedi değil.
Bursaspor kulübünün borcu 1 milyar 185 milyon 139 bin 866 TL.
Gelin dökümünü sizlerle paylaşayım;
Kamu borçları (SGK-Vergi): 313.033.633 TL
Yönetici Borçları: 373.607.258 TL
Ticari Borçlar: 39.720.994. TL
Banka Borçcları:130.128.155 TL
Personel Yükümlülükleri:9.622.665 TL
Geçmiş Sportif Faaliyet Borçları: 255.978.715 TL
Geçen sezondan (22-23) kalan taahhütler: 9.274.525 TL
Yeni sezon(23-24) taahhütleri: 29.132.708 TL
24-25’de ödenecek Taahhütler: 22.641.310. TL
Döviz cinsi borçlar
22.879,438 Euro (497.872.594 TL)
3.604.094 Dolar (73.200.591 TL)
Başkan adayı olmak isteyenlere de seslenen Galip Sakder, “Bursaspor Kulübünün aylık gideri 10 milyon TL. Verilen taahhütler var. Onların da ödenmesi şart. Kulübün dönmesi için 140 ile 150 Milyon TL arasında bir gelire ihtiyacı var. Ömer Furkan Banaz yönetimi, yeni borçlar yüklemediğini, hatta borçları indirdiklerini gördük. Aday olmak isteyenlerin gelir getirici projeleriyle gelmelerini arzuluyorum. Gerçekten etiketine Bursaspor Başkanlığını eklemek isteyenler değil, gücünün yeteceğine inananların başkanlığa talip olması gerekiyor” derken sosyal medyaya da güzel bir gönderme yapmış oldu.
YENİ YASA ZORLAYICI
Galip Sakder, yeni çıkan kanunla ilgili açıklamada bulunurken, “Bilindiği üzere; 7405 Sayılı yeni ‘Spor Kulüpleri ve Federasyonları Kanunu’, önemli bir değişim sürecini de beraberinde getirdi.
Nisan 2022’de çıkan yeni yasa kapsamında ilk etapta 1 yıl, ikinci etapta ise 6 aylık ek sürede tüzük ve esas sözleşmelerin yeni yasayla uyumlu hale getirilmesi zorunluluğu bulunuyor. Özetle Kasım 2023’e kadar önümüzde bir tüzük genel kurulu var.
Kulüpler artık dernek değil. Yeni bir tüzel kişilik kimliğine kavuşmuş durumda. Kulüpler ayağı yere basan bir bütçe hazırlamak ve bunu geliri giderine eşit denk bütçe şeklinde uygulamak zorunda.
Yeni kanunun en önemli getirisinin denk bütçe ve borçlanmada sınırlandırma uygulamaları olduğunu söyleyebiliriz. Yöneticilerin sorumluluğu noktasında da önemli bir çerçeve çizilmiş durumda. (yönetim kurulu üyeleri dışında müdür dahil yetki verilen herkes sorumlu) olacak" şeklinde konuştu.