Benim teknik direktörlüğe getirilen Tahsin Tam ile Sportif Direktörlüğe getirilen İsmail Ertekin ile ilgili yazım gerçekten gecikmeli oldu.

Bunun için sizlere bir özür borcum var. 

Bunun nedeninin oğlumun ev değişikliği ile yakından ilgilenmem olduğunu belirtmekte yarar var.

Ev işlerini kolayladık mı? Bu konuda inanın kesin bitti diye bir şey diyemiyorum. Hala inşaatı yapan müteahhit eksiklikleri günde birkaç kez aramamıza rağmen tamamlamadı. Her gün yeni bir eksik çıkıyor. Tam bir haftadır mühendis doğalgaz projesini çizilip SOCAR’a verilmemesi nedeniyle evin gazı hala ödemesi yapılmasına rağmen bağlanmadı.

Her neyse şimdi konumuza dönelim;

Bursaspor Yönetim Kurulu kentin benimseyeceği bir aday çıkmayınca yeni sezon ile ilgili çalışmalara başladı. Aslında ilk kıvılcımı çakan ise BURSİAD olmuş ve yeni sezonun adını da ‘Diriliş sezonu’ olarak koymuştu.

Ömer Furkan Banaz başkanlığındaki Bursaspor yönetimi suskunluğunu da bozdu. Önce iki yıllık forma sponsorluk anlaşması imzaladı Diadora firmasıyla. Banaz yönetim kurulu Mustafa Er’e teşekkür ettikten sonra Ardından, TFF 2. Ligi’ne çok iyi tanıyan teknik direktörlerden birisi olan Tahsin Tam’a takımı teslim etti. Ardından deneyimli bir başka isim olan İsmail Ertekin’i ise Sportif Direktörlüğe getirdi.

Aslında doğru ama gecikmeli olarak alınan karardı diyebilirim. Keşke bunu bir önceki dönemin başkanı Hayrettin Gülgüler ile ekibin başı olan Emin Adanur yapıp takımı 2.Lige düşürmesiydi diyerek noktayı koyayım.

Bu arada yeni aldığım arabamın ufak tefek sorunlarını çözmek için sanayide dolaşırken, tabii ki gittiğim her yerde, Bursaspor’un içinde bulunduğu durum ile transfer tahtası açılır mı açılmaz mı sorusu oldu.

Ancak beni en çok memnun eden gelişme ise hasta derecede Bursasporlu olan etrafımdaki insanlardan ne Tahsin Tam, ne de İsmail Ertekin ile ilgili olarak bir tek olumsuz söz duymamak oldu. Bu da Ömer Furkan Banaz ve yönetiminin kentin havasını koklayarak çok isabetli bir tercihte bulunduklarının işaretiydi.

Şimdi;

Bursa kentinin ‘Diriliş Sezonu’ olarak adlandırılan bu sezon ile ilgili olarak Bursaspor yönetim kurulunun yanında olmaları gerekiyor.

Evet;

Bursaspor yönetiminin her zamankinden çok Bursalı iş insanlarının, fabrika sahiplerinin, sanayicilerin, kenti yönetenlerin, büyükşehir başta olmak üzere tüm belediyelerin, kulübün maddi ve manevi olarak yanında olmaları gerekiyor.

Hatta, kenti yönetenlerimiz ise kulüpten alacağı olan ve transfer tahtasının açılmasını engelleyen isimlerle görüşerek sorunu çözmeleri için formüller bulmaları gerekiyor.

Bursa kenti olarak öncelikle tribünlerde tek yumruk olmamız gerekiyor. Artık herkesin Bursaspor’u koşulsuz, çıkar düşünmeden sevmesi gerektiğinin herkes öğrenmiştir.