Kısa adı TOGG olan yerli ve milli ilk otomobil diye lanse edilmişti.
Gemlik körfezinin en güzel yerine, askeri haranın bulunduğu alana fabrika inşaatı başladı.
Araçlar bantlarda yavaş yavaş ilerlemeye başlayacak birkaç ay içerisinde.
Bursaspor Kulübü forma reklamı için hemen hemen tüm spor yazarı arkadaşlarımızın ortak bir dileği olmuştu Bursalı siyasilerden.
Ya forma göğüs sponsoru, ya da Bursa Büyükşehir Belediyesi olan stadın isim hakkının verilmesini istemiştik.
Bize nasip olmadı.
Ama Erzurumsporlu bir futbolcunun maç öncesinde dua ederken formasının sırt reklamını TOGG olarak görünce nutkum tutuldu.
Bu bana göre şu demek oluyor;
Bursa’nın 20’den fazla vekili var Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bunların büyük bölümü iktidar partisi içerisinde görev yapıyor. Demek ki hiçbiri Erzurumlu vekiller kadar mesai yapmamış forma reklamı için.
Bunun bir şaka olmasını ne kadar çok isterdim.
Ama şaka değil gerçek.
Sosyal medya yıkılıyor.
Ama bizim seçtiğimiz oy attığımız vekiller maalesef Bursalı, Bursasporlu olmadıkları için orada ne Bursa’nın hakkını, ne de Bursaspor’un hakkını savunuyorlar.
Bugün Türkiye’nin en büyük sanayi kentlerinin başında Bursa geliyor. Ama Bursa’nın bir treni bile yok. Araç kirliliği yerine tren olmuş olsa, belki sanayide üretilen ürünler Bursa dışına kamyonlar, tırlar yerine tren ile götürülür ve şehrin havası kirlenmez.
Diyorum ya mekanı cennet olsun mahalle arkadaşım Kemal Demirel yıllarca Bursa’ya treni getirmek için çabalamış, hatta bu uğurda kanser olup yaşamını yitirmişti.
Onun çabası bile boşa çıktı Bursa’da.
Hızlı tren hattı yıllardır bitirilemedi, yanlış seçilen güzergah nedeniyle.
Her neyse gelelim Bursaspor’a.
Takım can çekişiyor.
Gençlerle verilen mücadelede arzulanan sonuçlar maalesef alınamıyor.
Bunun en büyük nedeni menajerlerin oyuncağı olan ve yetiştirmek için büyük emek ve para harcadığın gençler sezon başlarken, takımı terk edince Bursaspor Kulübü tahtası kapalı olduğu için çaresiz bir şekilde ortada kaldı.
Sonrasında yaşları 16-18 arasındaki gençlerle mücadele yapıldı.
Sonuç ortada.
Şayet transfer tahtası açılmazsa, Bursaspor 3.Lige kadar düşecek.
Bunun için yıllar öncesinde bir bakanımız vardı Faruk Çelik.
Bursaspor için taşın altına elini değil, gövdesini koymuştu.
Bursaspor’un borçtan kurtulmasını sağlamıştı.
Faruk Çelik Bakanımızın açtığı yol sonrasında Bursaspor Süper Lig şampiyonu olmuştu.
Maalesef günümüzde Faruk Çelik gibi Bursaspor’u seven ne bir bakanımız, ne de bir vekilimiz var.
Hepsinin aklında ve gönlünde İstanbul’un semt takımları var.
Her neyse;
Bu hafta sonu Bursa’da yeşil beyazlılar, ligin üst sıralarında yer alan Şanlıurfaspor’u konuk edecek.
Sonuç ne olursa olsun, tüm yeşil beyaz sevdalılarının sahada güçleri oranında mücadele etmeye çalışan gençlere destek vermesi gerekmiyor mu?
Hasan Ayaroğlu’nun bu maçta oynama ihtimali var.
Ancak dördüncü sarı kartını görerek cezalı duruma düşen Kubilay Sönmez bu hafta olmayacak.
Ne diyelim herkese mutlu, sağlıklı ve huzur dolu bir hafta diliyorum.