Bursaspor, eksik ve örselenen kadrosuyla çıktığı Altınordu karşısında hayati önem taşıyan bir mücadeleyi kazanarak önemli bir adım atmıştı.

Bursaspor’u şimdi hızlandırılmış maç trafiğinde birbirinden zorlu rakipler bekliyor.

İlk durak yarın Cuma saat 19.00’da Yılport Samsunspor mücadelesi olacak.

Takıma yeni katılan 4, bir de geri çağrılan Berat Altındiş ile 5 takviye yapıldı.

Bunları bir kez daha tekrar edeyim;

Geri çağrılan Berat Altındiş ile Joao Pedro, Enver Cenk Şahin, Thievy Bifouma ve Yusuf Türk.

Tüm taraftarlarımız sosyal medyada paylaşımlar yaparak deneyimli kanat oyuncumuz Thievy Bifouma’nın lisansının neden çıkmadığını sorgulayıp duruyorlardı.

Hatta beni bile etiketleyip, soru yönelten birçok arkadaşımız dostumuz vardı.

Bunun bir tek nedeni Thievy Bifouma’nın Çin’den geri dönmesiydi.

Hatta bu oyuncu için Bursaspor tüm evrakları tamamlanmış TFF’ye müracaatını yapmıştı. FIFA’dan gelen yazı bekleniyordu.

O da Türkiye Futbol Federasyonu’na nihayet geldi ve teknik direktör Tamer Tuna şans verirse Thievy Bifouma’da yarın ki mücadelede sahada olabilecek.

Ancak burada alkışlanması gereken olay ise kulübün futbol aklı olan Spor Direktör Deniz Kolgu ile Teknik Direktör Tamer Tuna’nın istediği oyuncuların maliyeti inanın insanın dudağında uçuk çıkartacak kadar pahalı değil, aksine yanağında güller açtıracak kadar ucuza mal olmasıydı bana göre.

Dört oyuncunun maliyeti, transferi yönetenlerin belirttiği gibi sakat sakat transfer edilen Belçikalı Massimo Bruno’nun parasının yarısı kadar.

Yani dört oyuncu ikisi 1,5 yıllık, ikisi kiralık olmak üzere maliyetleri sadece ve sadece 300 bin Euro.

Şimdi gelin bir önceki yönetimin transferdeki yanlışları, sakat sakat transfer edilen oyunculara astronomik rakamlar öderken, kulübü de borç batağının içerisine sürükledi.

Oysa ben dahil olmak üzere birçok spor yazarı arkadaşım transferlerin kulübün futbol aklı olmadan yapılmaması yönündeydi.

Ama her şeyi en iyi ben bilirim diyen inşaatçı 2.Başkan Emin Adanur 17 transfer yaptırdı.

Futbol aklı sezon başında takımda var olsaydı, bu yönetim maçlarda istifaya davet edilmez, şimdi taraftarların omuzlarında tur atıyor olurdu.

Ama çok bilen çok yanılır derler atalarımız, aynen öyle oldu.

Çok bilen yanıldı ve Trabzonspor’a satılan üç öz evlat sonrası gelen paraları cebine koyup, istifasını verdi. Bir anlamda da Bursaspor kulübünü maalesef kaderine terk etti.

Giderkende, “Bu takımda ne teknik direktör ne de futbolcu kalır” diye büyük sözler de sarf etmişti Emin Adanur basın toplantısında, yaptığı açıklamasında.

Ama tam aksi oldu. O gittikten sonra kulübe inanılmaz bir sahiplenme oldu.

Takımla şehri yönetenler arasındaki buzlar eridi. Soğuk hava yerini bir anda sıcaklığa bırakıverdi.

Açılamaz denen hatta 3,5 milyon TL’den 11 milyon TL’ye ulaşan tahta bile parçalanarak açıldı.

Önemli olan yenilenen ve yedek kulübesi dahi zenginleşen kadronun neler yapabileceğini, yenilerin nasıl bir katkıları olacağını Yılport Samsunspor mücadelesinde hep birlikte göreceğiz.

Gönlümden geçen, Bursaspor’un kazanarak tehlikeli bölgeden hızla uzaklaşması ve Salı günü Bursa’da yapılacak olan Tuzlaspor mücadelesine yüksek moralle çıkabilmesi.

TEK KORKUM HAKEM

Yılport Samsunspor mücadelesinde benim tek korkum, birçok maçta Bursaspor’u doğrayan, hatta verdiği kararlar sonrasında ceza alan hakem Yiğit Arslan.

Böylesine tutarsız bir hakemi, kritik bir mücadeleye atayan MHK’nın gerçekten futbolun içerisinden gelmediğini düşünmeye başladım.

İnşallah yanılan ben olurum. Yiğit Arslan çıkar soy adına layık olarak arslanlar gibi maç yönetir ve benim gibi düşünen herkesin alkışını, beğenisini kazanır.