Büşra Ekim

Muharrem İnce duvara tosladı!

Yazının Giriş Tarihi: 11.10.2022 09:20

Yazının Güncellenme Tarihi: 11.10.2022 11:21

Gün batımı yaklaşırken Knidos Şarap Bağları'na doğru yoldayız.

Üzümlere elleşmeden, havasını soluduk...

Hep önünden geçtiğimiz Reşadiye tabelası bizi kendine çekti.

Hava kararmak üzere...

Yahu diyoruz!

Eski Datça tamam da, doğallık burada!

Datça'ya girişteki ilk köydeyiz...

Biliyorum mahalle oldular... Oldular da ben olduramıyorum bir türlü kafamda...

Neyse...

Bir köy kahvesi görüyoruz.

"KAHVECİ İSMAİL 1939'DAN BERİ..." yazıyor kapısında...

Aman yarabbi!

Nasıl bir güzellik öyle...

Köy kahvelerine zaafım pek büyük.

Geçmişle geleceğin, köyle şehrin, üretimle tüketimin analizi, insanlık hallerinin her türlüsü masadan masaya köy kahvelerinde çaya, kahveye eşlik eder.

Ama bu sefer öyle bir çınar altı, bir çardak ya da ne bileyim maç izleyen amcaların olduğu bir köy kahvesinde değiliz.

Taş duvarlarını çok özel tabloların süslediği,

Başta Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü, Bülent Ecevit olmak üzere, kahvenin işletmecilerinin, genç yaşta kaybettikleri evlatlarının tabloları asılı.

Deniz Gezmiş ve Uğur Mumcu da unutulmamış...

Köy ahalisinden isimler de taş duvarlarda yerini almış.

Bir kişi vardı kahvede, selamlaştık...

Şaşkınlıkla gezindik, bakındık.

Kahvelerimizi içerken iki hanımefendi girdi içeri.

Meğer her geldiklerinde uğramadan geçmezlermiş...

Kahve sahibi aynı zamanda köy muhtarıymış.

Sohbete daldık hep birlikte.

Tabloların hikayelerini sorduk.

Köyde siyasetin nabzı duvarlarda atıyor anlaşılan!

Bülent Ecevit'in yanındaki Meral Akşener'i sorduk...

"Haaa... Orada Muharrem İnce vardı esasen. Seçimden sonra onu depoya attık. Hem de yüzünü duvara dayadık..." cevabı çok hoşumuza gitti.