SON DAKİKA
Hava Durumu

Şimdi artık, "suyu anlama zamanı..."

Yazının Giriş Tarihi: 06.01.2021 11:38

Haftalık olarak takip ettiğim HBT (Herkese Bilim Teknoloji) dergisinin bu haftaki sayısında dikkat çekici bir haber vardı.

"Mayalar, suyu arıtma konusunda bin yıl öndeydi..."

Türünün bilinen en eski su filtreleme sistemini kullanmış Mayalar.

Yani toplumlar suya hep kafa yormak zorunda.

Bu Mayalar'da, İnkalar'da da böyleydi, günümüzde de böyle.

Denklem çok basit.

Su = hayat

Öyle olunca da suyun gündem olmadığı bir zaman düşünülemez.

Korumak, tasarruf etmek ve en önemlisi suyu anlamak durumundayız.

Bursa'nın suyu ve Gölbaşı

Bizim gibi "kaderci" toplumlarda, tehlike çanları çalınca akla gelir bazı şeyler.

Bursa'da bir kuraklık söz konusu olduğunda da hemen önümüze çıkar Gölbaşı Gölü.

Manşetlerde gölün kuruyan hali yer alır.

Bursa'da tarımın kalbi,

Ovanın can damarıdır Gölbaşı.

Ben Gölbaşı Gölü kıyısındaki zeytinliğimizde geçirdim çocukluğumu.

Gölbaşı, yeşilin mavinin ve tarihin harmanlandığı bir yer olsa da gündeme gelişi sadece kuruyan gölüyle olur.

Büyük dedemin, karakol komutanlığı zamanında geldiği köyümüz suyuyla, toprağıyla bereketin, bolluğun emsalidir.

Köyün kökeninin ise Karakeçili Yörükleri'ne dayandığı bilinir.

Köyümüzde zeytincilik azalsa da bitmez. Hemen hepimiz ucundan kıyısından zeytinciyizdir.

Bizim köyde yetişmeyen meyve yoktur sanırım.

Varsa da henüz denenmemiştir.

Önce büyük dedemin, dedemin... Şimdilerde de anne babamın ağaç dikme tutkusu bize kalacak en değerli miras olacak.

Pandemi sürecinin tetiklemesiyle de artık yarı zamanlı köyde yaşıyoruz.

Ne yazık ki pek çok badire atlattı bu yıl köyümüz.

Önce arka arkaya gelen yangınlar, sel...

Şimdi de kuraklık tehlikesi.

Çocukluğumuzda köy meydanındaki çeşmelerden evimize su taşırdık.

İnanır mısınız adı Gölbaşı olan köyümüzde hep bir su sıkıntısı yaşanır.

Akşam saatleri köy meydanına gidin, sular ya akmıyordur ya da azalmıştır.

Bursa ovasını sulayan gölün kıyısında, susuz kalabilmek de bizim ironimizdir.

Gölbaşı Gölü neden çekiliyor?

  • Yağış azlığı.

Ocak ayının ilk haftasında bahar havası yaşadığımız günlerde birkaç günlük romantik yağışlar bizi oyalamasın... Gölbaşı Gölü'nü Uludağ ve Katır Dağları besliyor.

Karsız geçen kış günleri, susuz yazlara gebe...

Bu denklemin bilineni ise; "iklim krizi..."

  • Bir müjde vereyim; araştırmalara göre var olan ormanları korumamız halinde bile, büyük bir adım atmış olacağız. Mevcut ormanlara daha iyi bakmanın ve yeniden ağaçlandırmanın bile tek başına, Sanayi Devrimi öncesi döneme kıyasla küresel sıcaklık artışının 2°C dereceye ulaşmasını önlemek için 2030 yılına kadar almak zorunda olduğumuz önlemlerin yaklaşık dörtte birine karşılık gelebileceği ifade ediliyor.

Su sıkıntısıyla birlikte, susuz tarım sözleri edilse de, "Bursa ovası meyve cenneti, bunları söküp arpa, buğday mı dikelim yani?" yorumları da haksız değil.

  • Bir başka sebep, Kestel Ziraat Odası Başkanı'na göre, gölden tarım dışında sanayicilerin de su çekmeleri.
  • Sanırım asıl konu ise derelerden gelen toprak, gölün dibinde bir mil oluşumuna sebep olup; gölün derinliğini ve su tutma kapasitesini düşürüyor.

Bu şekilde, yağışlar artsa da gölün su tutma limiti yetersiz kalıyor.

Ne yapmalı?

Göldeki mil acilen temizlenmeli.

Susuz tarım gelecek için düşünülmeli,

Bugün artık vahşi sulama sistemlerinden HEMEN vazgeçmeli.

Modern ve en tasarruflu sulama sistemleri hayata geçirilmeli.

Ve elbette ormanları koruyup, çoğaltmalı.

Plastik Ormanları

Gölümüzün suyu hayati önem taşıyor elbette ama bir konu daha var ki, bence "su bilincine" giden yol da oradan geçiyor.

Göl kenarındaki çam ormanları ve göl kenarı daima piknikçi doludur. Annemden son halini çekmesini rica ettim. Durum aşağıdaki gibi... Yani hep bildiğimiz gibi.

Akşam olduğunda, herkes evine döner, biz köy sakinlerine plastik ormanlarının seyrine bakmak düşer!

Hak mı bu?

Su ayak izi

Ekosistemin bozulmasına paralel bir bilinç de oluşuyor dünyada.

Karbon izi, su ayak izi kavramları yavaş yavaş hayatımıza giriyor.

Su ayak izi, bir kişinin ortalama tükettiği su miktarına verilen ad. Üç farklı su ayak izi hesaplaması var.

Yeşil Su ayak izi: Tarım ve orman ürünlerinin üretim süreçlerinde tüketilen yağmur suyu miktarıdır. Topraktan buharlaşan ve ürün içerisinde hapsolan su miktarını gösterir.

Mavi Su ayak izi: Ürün ve hizmetlerin üretimlerinin gerçekleşebilmesi için tüketilen yüzeysel ve yeraltı suyu miktarıdır.

Gri Su ayak izi: Bir ürünün tüm üretim aşamalarında kirletilen temiz su kaynağı miktarıdır.

Kişisel ve kitlesel bazda bu hesaplamalar ve önlemlerle çok büyük sonuçlar alınabilir.

Su yönetimi uzmanlarına göre; Türkiye'nin su sorununu barajların doluluk oranlarıyla sınırlı gören yaklaşım doğru değil, krizi çözmek için su yönetimini öğrenmek ve doğru uygulamak şart.

Mesela sifona yerleştirilecek bir pet şişe sayesinde, bir yılda bir ton suyu kurtaracak olmak bireysel önemler adına büyük bir şey.

Ama ait olduğum toplumu tanıyorum,

Bu satırlara hak verecek sonra aldığı duşta ayakları altından akıp giden suyun değerini bilmeden, musluğu "bileğe kuvvet" açacak.

Kendimi en başa koyarak söylüyorum.

Uygulama konusunda bireysel olarak iyi değiliz, o yüzden yönetimsel bir disiplin şart!

Çünkü bu bir yaşam tarzıdır ve biz "su şımarığı şehirli çocuklarda" bu tasarruf bilinci bulunmaz.

Bunu kimlerde gördüm biliyor musunuz?

Yörüklerde.

Muğla Girdev Yaylası'nda ve Denizli Çameli Dağları'nda şahit olduğum bir olaydır;

Abdest almak için bir ağaç dibine giden kadınlar dikkatimi çekmişti.

Neden öyle yaptıklarını sorunca verdikleri cevap, benim şu bütün bir yazımın özetidir;

"Abdest aldığımız sudan, ağaçlar da faydalansın diye..."

Yaşatarak yaşamanın resmidir bu.

Dün bitti gitti... Yarın susuz kalmamak için,

Bugün muslukları kısmalı, yaşam tarzımızı disipline etmeliyiz.

Şimdi hemen; bir fidan daha kök salmalı toprağa.

Biliyor musunuz; topraktan bulutlara gizli bir yol var...

Lütfen unutmayalım;

"Ağaç dikmek ve yaşatmak yağmur duasıdır..."

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.