SON DAKİKA
Hava Durumu

Kabulleniş

Yazının Giriş Tarihi: 22.05.2023 13:31
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.05.2023 13:31

“-Yarın asarız kendimizi Godot gelmezse.
-Ya gelirse?
-Kurtuluruz…”

Yukarıda bir parçasını vermiş olduğum “Godot’yu Beklerken” isimli oyunda Vladimir ve Estragon isimli iki başrol karakterin (lütfen buraya dikkat)Her gün yinelenen bir ritüelde bellek, işlevini yerine getiremeyince gerçekliğin kesinliğinden uzaklaşmaya başlamalarını” anlatır.

Peki ben bundan neden bahsediyorum?

Her gün, her hafta, her sene yinelenen işlevleri, hataları yapmaya devam eden ve bu benzerlikler sonrasında farklı sonuçları almayı bekleyen, umut eden bir Bursaspor camiasının yaşamış olduğu bu rutinde gerçekliğin kesinliğinden ne kadar uzaklaştığını örneklendirmek istedim.

Evet, biliyorum…

Gerçekler acıdır, acıtır ve gerçekliğin getirmiş olduğu sorumluluklar, yükler insanın tercih edeceği konfor alanından uzaklaştırır. Fakat gerçekler çok keskin, kaçamayacağınız, yüzünüze er ya da geç vuran, gelip öyle de kolay geçmeyen durumlardır.

Hayaller, umutlar ise soyut örneklerin insan üzerinde en olumlu ve motive edici hislerini yaşatan, kolay, basit duyguların en güzelleridir.

Güzeli herkes sever, herkes ister. Zor olanı elde etmek, güçtür.

Bursaspor zor olanı elde etmek, güç olanı başarmak, gerçekliğin acısı en derinden hissetmek zorunda.

Gerçekleri kabul etmek, KABULLENİŞ sürecini yaşamak, geri dönüşün bundan geleceğini fark etmek gerekiyor.

Gelecek soruyu biliyorum. Neyi kabul edeceğiz?

Anlatalım;

  • Bursaspor’un an itibariyle Süper Lig takımı olmadığını…
  • Bursaspor isminin prestijinin bizler için en tepede olduğunu ama sahada ve kağıt üstünde gerçekliğini, güvenini, prestijini yitirdiğini…
  • Bursaspor’un geri dönüş sürecinin 1-2 seneyle olamayacağını…
  • Bursaspor’un oyuncu grubunun gelişim süreci ile ancak sonuç alabileceğini…
  • Bursaspor’un en büyük probleminin yönetimleri ile camianın arasında olan iletişim/beklenti dengesizliği olduğunun…

Bu gerçekler ile yüzleştikten sonra ne yapacağız?

Bursaspor’un geri dönüşü için bu kabul etmemiz gereken gerçekler sonrasında atacağımız adımların da aynı gerçeklikle aynı doğrultuda olması gerekiyor.

Bursaspor bir SPOR kulübü.
Mali olarak olduğu seviyenin kat be kat üzerinde bir mali tutarsızlığı söz konusu.
Geliri yok denecek kadar az ve buradan gerek mali gerek sportif olarak kurtuluş sürecinin temelinde SPORTİF başarı ve SPORTİF gelirler olduğu gerçeğini benimsemek gerekiyor.

Benzinlik, arazi, kira geliri vb. gelirler Bursaspor kulübünün ancak yan geliri ve kalkınma sürecinde destekleyici projeleri olabilir, olmalıdır. Bir spor kulübü olarak ana gelir kaynağının sportif süreçlerden geçmesi gerektiğini anlamak zorundayız.

Senelerdir aynı planlar üzerinden ilerleyerek iki adım yol alamayan bir camianın hala çözümleri saha dışında arıyor olması akıl almaz bir durum.

Sportif başarıyı, sportif gelirleri nasıl elde ederiz noktasında ise yazarak bir köşe yazısına sıkıştırabilmem mümkün değil. Bununla alakalı program serimiz başlayacak, orada anlatmaya gayret edeceğiz.

Bu köşe yazısında tek amacım gerçekliğin ne olduğunu, çözümü nerede aramamız gerektiğini sizlere aktarmaya çalışmak.

Son olarak farkında olmamız gereken gerçeklik ise Bursaspor’un bekleyeceği bir GODOT olmaması gerektiği. Bursaspor’u tek kişi kurtaramaz, kurtaramadı, kurtarmayacak. Bursaspor bir camiayı, bir şehri, bir düşünceyi temsil eden, hayatımız merkez unsuru.

Bu unsuru mantıksal düşünceler altında tek bir doğrultuda ancak HEP BERABER kalkındırabiliriz. Egoları, hayalleri, duygu birikimlerini bir kenara bırakıp, sabır-süreç ve gerçeklik kabullenişini yaşadığımız bir doğrultuda ilerlemek zorundayız.

Bize GODOT değil, YÜZÜK KARDEŞLİĞİ lazım.

(Yüzüklerin Efendisi’ne selamlarımla)

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.