Bursaspor'un oynadığı maçlarında özellikle sosyal medyada maçın tamamını göremeyen, ekran karşısında sadece topun olduğu bölümleri izleyen o kadar çok yorumcu var ki, her futbolcuyu kendilerine göre yargılayıp idam sehpasına çıkartıyor.
Bursaspor'un Yılport Samsunspor ile oynadığı mücadeleyle geçtiğimiz hafta Bereket Sigorta Ümraniyespor karşılaşması arasında inanılmaz bir farklı görüntü vardı sahada.
İnanın ben bile maçı izlerken içimden 'Bir takım yedi günden az bir süre içerisinde bu kadar büyük bir eşik atlamayı nasıl becerdi?' sorusu beynimde sürekli dolaşıp durdu.
Ben özellikle Özer Hurmacı'nın kırmızı kart görmesinin ardından Timsah'ın gerçekten takım olarak artık savunma yapmayı iyi becerebildiğini, sahanın her yerinde var olduklarını görmenin büyük bir hazzını ve sevincini yaşadım.
Teknik Direktör Mustafa Er'in sezon başından bu yana bizlerin sorduğu, 'Niçin bu kadar çok golü kalemizde görüyoruz. Savunmaya çare nasıl bulunacak' sorusuna verdiği yanıt kısa ve netti. Mustafa Er, "Savunma bireysel olarak yapılmaz. Savunma takım olarak yapılır. Bizde buna sürekli çalışıyoruz" şeklinde oluyordu. Takım olarak artık savunma yapmadığı öğrendiğimizi görmek benim gibi herkesi mutlu etmiştir.
Maçın hakemi Yaşar Kemal Uğurlu, dört dörtlük bir maç yönetmedi. Bursaspor Emirhan ile yapılan faule karşın topu almış gitmiş ve Özer Hurmacı'ya pasını vermişti. Hakem Uğurlu, Özer rakip alanda ilerlerken düdüğü çaldı ve avantajı kesti. Özer buna isyan etti. Haklı mıydı? Bana göre haklıydı. Tek hatası topu tribüne vurması oldu. Burada kaptanın eleştirilecek tek tarafı bu. Sakin kalması gerekirdi. O da bir anlık öfkesinin kurbanı oldu.
Maçın hakemi Yaşar Kemal Uğurlu'nun 90 dakika boyunca Bursaspor lehine verdiği üç doğru karar ise sadece attığımız gollerde santrayı göstermesiydi. Rakibin bu kadar çok sert futboluna nedense tüm hakemler mavi boncuk dağıtıyor. Özellikle Nadir Çiftçi'nin hakeme sürekli bağırmasına, yükse sesle itiraz etmesine karşın sarı kart göstermemesinin nedenini doğrusu çok merak ettim. Niye onu da Özer Hurmacı tepkileri nedeniyle soyunma odasına göndermedi.
Lig maçını bitirdik. Güzel ve çok önemli bir galibiyet alındı. Gençlerle çıkılan bu yolda Bursaspor, hedefine emin adımlarla yürüyor. Her hafta oynadığı futbolunu geliştirmesi, erkanlar karşısında izleyici kitlesini arttırması bunun en güzel örneği.
Ancak her zaman olduğu gibi Bursaspor gerçeğini Türkiye'nin spor kanalları nedense görmemezlikten geliyor. Bir takım 6 yabancı ile oynayan bir rakibi kendi öz kaynaklarından çıkardığı oyuncularla takır takır oynayıp yeniyorsa, spor programlarında bunun da konuşulması gerekir. Sadece İstanbul'un 3 semt takımı değil.
Şimdi salı günü Bursaspor'u Ziraat Türkiye Kupası 5. Tur mücadelesi bekliyor. Üç gün aralıkla hem maç oynamayı hem de seyahat etmeye alışan bir Bursaspor var. Maç 18.30'da oynanacak ve rakip Süper Lig'de üst sıralarda yer alan Göztepe.
Bursaspor'un genç yıldız adaylarının bir Süper Lig takımı karşısında nasıl bir performans sergileyeceklerini merak ediyorum. Elenmek dünyanın sonu olmayacaktır. Bence kupadan çok lig daha önemli.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Cemal Ekentok
Şimdi kupa zamanı
Bursaspor'un oynadığı maçlarında özellikle sosyal medyada maçın tamamını göremeyen, ekran karşısında sadece topun olduğu bölümleri izleyen o kadar çok yorumcu var ki, her futbolcuyu kendilerine göre yargılayıp idam sehpasına çıkartıyor.
Bursaspor'un Yılport Samsunspor ile oynadığı mücadeleyle geçtiğimiz hafta Bereket Sigorta Ümraniyespor karşılaşması arasında inanılmaz bir farklı görüntü vardı sahada.
İnanın ben bile maçı izlerken içimden 'Bir takım yedi günden az bir süre içerisinde bu kadar büyük bir eşik atlamayı nasıl becerdi?' sorusu beynimde sürekli dolaşıp durdu.
Ben özellikle Özer Hurmacı'nın kırmızı kart görmesinin ardından Timsah'ın gerçekten takım olarak artık savunma yapmayı iyi becerebildiğini, sahanın her yerinde var olduklarını görmenin büyük bir hazzını ve sevincini yaşadım.
Teknik Direktör Mustafa Er'in sezon başından bu yana bizlerin sorduğu, 'Niçin bu kadar çok golü kalemizde görüyoruz. Savunmaya çare nasıl bulunacak' sorusuna verdiği yanıt kısa ve netti. Mustafa Er, "Savunma bireysel olarak yapılmaz. Savunma takım olarak yapılır. Bizde buna sürekli çalışıyoruz" şeklinde oluyordu. Takım olarak artık savunma yapmadığı öğrendiğimizi görmek benim gibi herkesi mutlu etmiştir.
Maçın hakemi Yaşar Kemal Uğurlu, dört dörtlük bir maç yönetmedi. Bursaspor Emirhan ile yapılan faule karşın topu almış gitmiş ve Özer Hurmacı'ya pasını vermişti. Hakem Uğurlu, Özer rakip alanda ilerlerken düdüğü çaldı ve avantajı kesti. Özer buna isyan etti. Haklı mıydı? Bana göre haklıydı. Tek hatası topu tribüne vurması oldu. Burada kaptanın eleştirilecek tek tarafı bu. Sakin kalması gerekirdi. O da bir anlık öfkesinin kurbanı oldu.
Maçın hakemi Yaşar Kemal Uğurlu'nun 90 dakika boyunca Bursaspor lehine verdiği üç doğru karar ise sadece attığımız gollerde santrayı göstermesiydi. Rakibin bu kadar çok sert futboluna nedense tüm hakemler mavi boncuk dağıtıyor. Özellikle Nadir Çiftçi'nin hakeme sürekli bağırmasına, yükse sesle itiraz etmesine karşın sarı kart göstermemesinin nedenini doğrusu çok merak ettim. Niye onu da Özer Hurmacı tepkileri nedeniyle soyunma odasına göndermedi.
Lig maçını bitirdik. Güzel ve çok önemli bir galibiyet alındı. Gençlerle çıkılan bu yolda Bursaspor, hedefine emin adımlarla yürüyor. Her hafta oynadığı futbolunu geliştirmesi, erkanlar karşısında izleyici kitlesini arttırması bunun en güzel örneği.
Ancak her zaman olduğu gibi Bursaspor gerçeğini Türkiye'nin spor kanalları nedense görmemezlikten geliyor. Bir takım 6 yabancı ile oynayan bir rakibi kendi öz kaynaklarından çıkardığı oyuncularla takır takır oynayıp yeniyorsa, spor programlarında bunun da konuşulması gerekir. Sadece İstanbul'un 3 semt takımı değil.
Şimdi salı günü Bursaspor'u Ziraat Türkiye Kupası 5. Tur mücadelesi bekliyor. Üç gün aralıkla hem maç oynamayı hem de seyahat etmeye alışan bir Bursaspor var. Maç 18.30'da oynanacak ve rakip Süper Lig'de üst sıralarda yer alan Göztepe.
Bursaspor'un genç yıldız adaylarının bir Süper Lig takımı karşısında nasıl bir performans sergileyeceklerini merak ediyorum. Elenmek dünyanın sonu olmayacaktır. Bence kupadan çok lig daha önemli.