Bursa'da on binlerce, ülkemizde yüzbinlerce esnafın ekmek kapısı olan dükkana haksızlık etmemek için dükkan yazmayı içim almadığı için tükkan yazmak bana daha doğru ve anlamlı geldi.
Esentepe'de yıllar önce marketten bozma bir yere adına tıp merkezi dedikleri bir yer açıldı.
Başka isim kalmamış gibi adını da mahallenin isminden alıp başlangıçta Esentepe Tıp Merkezi koydular.
Ardından dava konusu olan imar tecavüzleri ile binayı ve girişi büyüttükten sonra zorlama bir şekilde Esentepe Hastanesi oldular.
Bodrumu yoğun bakım servisine çevirdiler.
Kapıya da sigortasız iki metrelik koruma gibi adamları VALE diye koyup bütün çevreyi hastane özel otoparkına çevirdiler.
Geçen sene itibariyle BŞB çevrede düzenleme yaparak ön tarafı düzenleyip BURBAK otoparkına çevirdi de biraz düzene girdi.
Bunlar eski defterler olarak kayıtlara geçti.
Peki! Şimdi ne oldu da atar gider yapıyorsun demeyin!
Anlatayım...
Bildiğiniz gibi ya da Esentepe Tıp Tükkanı gibi bilmeyenler öğrensin.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2004 yılından bu yana meme kanserinde erken teşhisinin önemi ve meme kanseri farkındalığının vurgulanması amacıyla 01-31 Ekim Ayı Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı olarak belirlenmiştir.
Esentepe Kadın Kültür ve Dayanışma Derneği bu amaca uygun olarak, mahallesinin adını taşıyan Esentepe Tıp Tükkan'ının kapısını çalıp, bir hekimin bilgilendirme ve eğitim amaçlı derneğe gelerek kadınlara meme kanseri üzerine bir konuşma yapmasını talep ediyorlar.
Kapısında halkla ilişkiler yazan görevli, gudubet bakış ve soğuk bir sesle "Bir doktorumuz var, o da çok yoğun çalışıyor size vakit ayıramaz" cevabını yapıştırıp kafasını çeviriyor.
Yahu kızım hayır demenin bile bir adabı var.
Lakkadanak böyle diyeceğine başım dönüyor, yanlarım ağrıyor falan dersin.
Belli ki o tükkanda çalışanlar hipokrat değil, aristokrat bürokrat yemini etmişler.
Hastalardan fark alın, para kazanın ama size sözleşme ile müşteri ayarlayan devletin sağlık politikalarına destek vermek zorundasınız.
Esentepe sakinleri onların "devasa tam teşekküllü " hastanesine gitmeyiverir olur biter.
Bu konuyu işlememi gerektiren bir de öteki penceresi var.
Bu olaydan birkaç gün sonra Esentepe Muhtarı Hacı Özkan, derneği arayarak "Aktif Özel Hayat Sağlık Merkezi Halkla İlişkiler Sorumlusu Kübra Gülseven'in, Esentepe Kadınlar Dayanışma Derneğinde Kurumunun Sağlık hizmetleri ve mahallemiz insanlarına indirim imkanları ve meme kanseri hakkında sunum yapmayı önerdiğini" müjdeliyor.
İki kafayı mukayese ediverin.
Bu denklem bana SOROS kafası ile MEVLANA kafası arasındaki farkı gösterdi.
Bursa İl Sağlık Müdürlüğümüzün, Sağlık Bakanlığının, DSÖ nün bu farkındalığını bile şeyine takmayan bu tükkana ilgisini istiyor.
O tükkanın her türlü kahrını çeken Esentepe mahallesi halkı da onlardan bir özür bekliyor..
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Osman Gürçay
Esentepe Tıp Tükkanı
Bursa'da on binlerce, ülkemizde yüzbinlerce esnafın ekmek kapısı olan dükkana haksızlık etmemek için dükkan yazmayı içim almadığı için tükkan yazmak bana daha doğru ve anlamlı geldi.
Esentepe'de yıllar önce marketten bozma bir yere adına tıp merkezi dedikleri bir yer açıldı.
Başka isim kalmamış gibi adını da mahallenin isminden alıp başlangıçta Esentepe Tıp Merkezi koydular.
Ardından dava konusu olan imar tecavüzleri ile binayı ve girişi büyüttükten sonra zorlama bir şekilde Esentepe Hastanesi oldular.
Bodrumu yoğun bakım servisine çevirdiler.
Kapıya da sigortasız iki metrelik koruma gibi adamları VALE diye koyup bütün çevreyi hastane özel otoparkına çevirdiler.
Geçen sene itibariyle BŞB çevrede düzenleme yaparak ön tarafı düzenleyip BURBAK otoparkına çevirdi de biraz düzene girdi.
Bunlar eski defterler olarak kayıtlara geçti.
Peki! Şimdi ne oldu da atar gider yapıyorsun demeyin!
Anlatayım...
Bildiğiniz gibi ya da Esentepe Tıp Tükkanı gibi bilmeyenler öğrensin.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2004 yılından bu yana meme kanserinde erken teşhisinin önemi ve meme kanseri farkındalığının vurgulanması amacıyla 01-31 Ekim Ayı Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı olarak belirlenmiştir.
Esentepe Kadın Kültür ve Dayanışma Derneği bu amaca uygun olarak, mahallesinin adını taşıyan Esentepe Tıp Tükkan'ının kapısını çalıp, bir hekimin bilgilendirme ve eğitim amaçlı derneğe gelerek kadınlara meme kanseri üzerine bir konuşma yapmasını talep ediyorlar.
Kapısında halkla ilişkiler yazan görevli, gudubet bakış ve soğuk bir sesle "Bir doktorumuz var, o da çok yoğun çalışıyor size vakit ayıramaz" cevabını yapıştırıp kafasını çeviriyor.
Yahu kızım hayır demenin bile bir adabı var.
Lakkadanak böyle diyeceğine başım dönüyor, yanlarım ağrıyor falan dersin.
Belli ki o tükkanda çalışanlar hipokrat değil, aristokrat bürokrat yemini etmişler.
Hastalardan fark alın, para kazanın ama size sözleşme ile müşteri ayarlayan devletin sağlık politikalarına destek vermek zorundasınız.
Esentepe sakinleri onların "devasa tam teşekküllü " hastanesine gitmeyiverir olur biter.
Bu konuyu işlememi gerektiren bir de öteki penceresi var.
Bu olaydan birkaç gün sonra Esentepe Muhtarı Hacı Özkan, derneği arayarak "Aktif Özel Hayat Sağlık Merkezi Halkla İlişkiler Sorumlusu Kübra Gülseven'in, Esentepe Kadınlar Dayanışma Derneğinde Kurumunun Sağlık hizmetleri ve mahallemiz insanlarına indirim imkanları ve meme kanseri hakkında sunum yapmayı önerdiğini" müjdeliyor.
İki kafayı mukayese ediverin.
Bu denklem bana SOROS kafası ile MEVLANA kafası arasındaki farkı gösterdi.
Bursa İl Sağlık Müdürlüğümüzün, Sağlık Bakanlığının, DSÖ nün bu farkındalığını bile şeyine takmayan bu tükkana ilgisini istiyor.
O tükkanın her türlü kahrını çeken Esentepe mahallesi halkı da onlardan bir özür bekliyor..