Siz PAPA mısınız, Sayın Tak?

Dernekler, Meslek Örgütleri, Odalar, STK'lar akçeli olmayanlar ve akçeli olanlar, nöbet anlayışı ile yönetilen diye üçe ayrılır.

Gelin bu durumu biraz inceleyelim.

1. ZORLA BAŞKAN OLUNAN DERNEKLER

Kasası boş derneklerin başında Amatör Spor Kulüpleri, geliri olmayan kültür ve dayanışma dernekleri vs. vs. ve hatta apartman yöneticiliği gelir.

Bunlara başkan olmak için aday olmaya gerek yoktur.

Sırtınızı sıvazlarlar, her zaman destek için yanındayız derler, sıra sende derler ve alkışlarla elinize mührü tutuştururlar.

Siz de şark hizmeti çıkan öğretmen yeni gibi hamasi duygularla görevi kabul edersiniz ama bir süre sonra ilk seçimde görevi kime kilitleyeceğinizin hesabını yapmaya başlarsınız.

Ben biraz saf olduğumdan bir amatör kulüp başkanlığı, iki kez apartman yöneticiliği yaptım. An itibariyle de PANDEMİ nedeniyle bir türlü kongresini yapamadığımız okulumun mezunlar derneği başkanlığını sürdürüyorum.

2. NÖBET ESASINA GÖREV ALINAN DERNEKLER

Bu dernekler genellikle iş insanlarının oluşturduğu, başkanların teamül ile seçimden önce belirlendiği ve tek adayla seçime gittiği derneklerdir. Tüzüklerinde görev süresi en fazla iki dönem olarak belirlenen başkan, kendi dönemin son toplantısında yeni seçilecek başkanı açıklar. Bu derneklerde seçim mücadelesi olmaz ve üyelerin menfaatine çalışmalar yapılırken sosyal sorumluluk projelerine de imza atılır.

3. PAPA USULÜ SEÇİMLİ DERNEKLER

Kasasında para olanlar üretici dernekler, kooperatifler, esnaf dernekleri ve de olmazsa olmaz sendikalar gibilerdir.

Bunların başına geçmek için büyük savaş verilir ve savaşı kazanan, kendi döneminde büyük bir savaş çıkmazsa kendini ölene kadar o koltuğun sahibi olarak görür.

Kendi görev dönemlerinde oy potansiyeli olan delegeleri itina ile oluşturdukları yönetim kuruluna alarak ve seçim dönemlerinde adaylık niyeti olanları sütre gerisinde imha ederek saltanatlarını sürdürürler.

Artık onlar seçilmiş PAPA gibi yaşarlar ve görev sürelerinin ömürleriyle sınırlandırıldığına inanırlar.

Hesapların kollu FACİT ile toplandığı, yazıların suret için araya karbon kağıdı konulan kağıtlara REMİNGTON daktilo ile yazıldığı dönemde başkan seçilen adamdan, akıllı telefonunu sadece selfi yapmak için kullanabiliyor ama hala binlerce üyesinin geleceğine imza atması bekleniyor.

REMİNGTON 'un yazarken şaryoyu otomatik attıran elektriklisi çıkmıştı da aklımız karışmıştı.

Bursa'da BESOB diye bir derneğimiz var.

Açık adı Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odalar Birliği' dir.

Bu derneğin başkanı 29 yıldır aynı kişidir yani Arif Tak' tır.

Peki, Arif Tak kimdir?

1944 Çaykara doğumlu olan Arif Tak 8 kardeşten 5'incisidir. 1958 yılında Çaykara'dan göç ederek Bursa'ya yerleşen ve 1958 yılından beri lokantacılık mesleğini icra ederek 100'lerce çırak ve kalfa yetiştirmiştir. Evli ve 3 çocuk babası olan Arif Tak Orta Okul mezunudur.

BESOB resmi sitesinden aldığım bu özgeçmiş ile oda sayısı bakımından ülkemizde dördüncü büyük Esnaf ve Sanatkar Odaları Birliği bağlı ve 106 oda ve esnaf sicile kayıtlı yaklaşık 98.000 üyeyi 29 yıl yönetmek mümkün müdür?

Arif Tak başkan seçildiğinde ülkemizde daha cep telefonu yoktu.

Fotoselli kapılara mucize diye bakılıyordu.

Peki! Arif Tak' ı seçtiren yapı taşlarının isimleri artık mezar taşı mermerlerinde yazıyor ama Arif Tak hangi üstün özellikleri ile sürekli seçiliyor?

Bilen var mı?

Ben biliyorum.

Bunun sorumlusu aidat ödeyip umursamayanlardır.

O umursamayanların canlarını, şimdi PANDEMİ döneminde umursanmamaları yakıyor ama sakın şikâyet etmesinler.

PANDEMİ döneminin ekonomik anlamda en büyük mağdurları esnaf ve sanatkârlardır.

Siz mucize adam diyerek 29 yıldır göreve seçtiğiniz Arif Tak' ın ağzından tek bir şikayet duydunuz mu?

Özellikle tarihi çarşı bölgesinde Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait kirada yüzlerce dükkân var.

Vakıflar toplum yararına vakfedilmiş akarları yönetiyor ve bugünün şartlarında kiracıları mağdurken, Arif Tak masaya oturmuş mudur?

BTSO Başkanı İbrahim Burkay kendi alanı olmamasına rağmen BESOB' tan çıt çıkmayınca temsil ettiği unvanın " TİCARET" kısmından vazife çıkararak esnaf sorunlarını ve dertlerini dile getirmiş ve çözüm önerileri ortaya koymuştur.

Artık BESOB'un içi geçmiş olmayan genç kuşağının, göreve talip olarak yeni nesil yönetim anlayışı ile göreve gelmesi şarttır.

Son tahlilde de onların aynı düzeni devam ettirmemeleri için tüzük değişikliği ile başkanlık süresi iki dönem olarak sınırlandırılmalıdır.

Benim Cumhurbaşkanımın, ABD Başkanlığı'nın görev süresi iki dönem ile sınırlı kalacak ama Arif Tak' ın süresi PAPA seçimi ile sınırsız olacak...

Olacak iş mi bu?