Ucuz akaryakıt cenneti Türkiye!

Başlıkta ironi yaptığımı düşünmeyin. Akaryakıt konusunda gerçeğimizi anlatmaya çalışacağım.

Aralık ayının ikinci yarısından itibaren akaryakıt ve oto gaza gelen zamlar şehir içi trafiğine tedricen rahatlama getirmişti.

Yeni yılın ilk gününde gelen zamlardan sonra Türkiye’de akaryakıt ucuz diye hücum edilen otomobil satışlarındaki patlama, alıcılara 1970 lerdeki gibi sıra bekletiyor.

Her kapı önünde iki otomobil sevdasının,  akaryakıt fiyatlarının sübvanse edilmekten vazgeçilmesi halinde kabusa dönüşmesi an meselesidir.

Burada bilinmesi gereken şey sübvanse edilen her ürünün devlete olan  zararının bütün toplum tarafından karşılandığıdır.

Sen aklını mı oynattın demeden önce birlikte bir hesap yapalım.

Bu gün Avrupa’da benzin fiyatı ortalama 1.70 Euro’dur.

Bugünkü kur ile Avrupa’da 1 litre benzin fiyatı 1.70 x 15.18  = 25. 755 Türk Lirasıdır.

Bugün Türkiye’de benzin pompa litre fiyatı ise 12.93 Türk Lirasıdır.

Petrol fiyatlarının artma eğiliminde olması Avrupa’da yeni bir zam güncellemesi yapılacağını göstermektedir.

Dostlar ama onlar EURO ile maaş alıyor diyen kısır eleştirilere kulak asmayın.

İthal edilen bir ürün dünya fiyatlarının altında satılıyorsa orada sübvanse yani devlet desteği vardır ve hazineden karşılanır.

Akaryakıt olması gereken rakamlara geldiğinde trafik rahatlayacak, daha az ithalat yapacağız, egzoz gazı emisyon azalacak, otomobil satın alma sırası bitecek, ikinci el fiyatları cep yakmayacak.

Yanlış mı?

Haaa! Teknelere ve yatlara ÖTV siz akaryakıta bende karşıyım çünkü turizme destek diye başlatılan uygulamanın suyu çıktı.

Bill Gates, UK kraliyet yatları bile gelip yatlarının deposunu bedava fulleyip gidiyorlar.

Ben kamyon ve traktörlere ÖTV siz limitli akaryakıt verilmesinden yanayım.

Daha düne kadar Gürcistan’a Bulgaristan’a kamyonların otobüslerin yükü ve yolcusu olmadan çıkış yaparak depolarını doldurup geri döndüğü dönem tersine döndü.

Şimdi onlar ucuzluk cenneti diye sınırlarımızda sıra bekliyorlar.

Aynı sübvasiyon doğalgaz’ da yaşanıyor.

Avrupa'da doğal gaz fiyatları, aralık ayı ortasında, Yamal-Avrupa boru hattında Rusya'dan doğal gaz akışının azalması ve Avrupa'da yeni soğuk hava dalgası ile sıcaklıkların düşmesinin tüketimi yükseltmesiyle artış göstererek megavatsaat başına 180 avronun üzerine çıkmıştı.

180 x 15.18  =  2.732 megavatsaat/ TL iken

Türkiye'deki doğal gaz fiyatları tıpkı elektrik fiyatları gibi Avrupa piyasalarının çok daha gerisinde yer aldı.

Bu yılın ocak ayında megavatsaat başına 13,70 Euro olan doğal gaz birim fiyatı Eylül’de 21,27 Euro oldu.

Daha da güncellersek Türkiye’de doğal gaz fiyatları yaklaşık 50 x 15.18 = 759.- TL megavatsaat civarında yani Avrupa’nın 1/3 ü oluyor.

Hükümetin, TÜİK in ilan ettiği sadece gıda giderlerinden oluşan açlık sınırı 3.890.00 TL, gıda, eğitim, elektrik, su doğal gaz, kira vb. giderlerinden oluşan yoksulluk sınırı olan 13.013.-TL ye rağmen çalışana 4.250.-TL asgari ücret, emekliye 2500.- TL maaş tespit etmesi ilk düğmenin yanlış iliklenmesinden kaynaklanıyor.

Konutlarda fosil yakıtlardan doğalgaza geçmek çevre ve hava kirliliğin önüne geçmesi bakımından önemlidir ve konutlar bu gelirlere göre desteklenebilir.

Sanayici ve ihracatçılar fiyatlarını girdi maliyetlerine göre hesaplar, üretir ve piyasaya arz eder.

Hatta dövizdeki öngörülebilen oynamaları da tolore etmeyi göze alır ama ekonomik ve siyasi istikrar sorunu öte yandan  bürokrasinin günü kurtarmak adına bir anda şapkadan çıkardığı yaptırım oldu bittileri,  iş insanının üretim enerjisinin toprağa verilmesi gibi bir sonuç doğurur.

Gerçeğini yaşamazsan, geleceğini ipotek altına almak kaderin olur.