Hepimizin evinde doğal dekoratif pek çok obje mevcut.
En güzel köşelerde yerlerini almışlardır. Hatta bazıları öyle değerlidirlerki, evin vazgeçilmezleri haline gelmişlerdir.
Ekonomik koşullar üst üste gelen zamlar, uzun zamandır yaşama tutunmak için mücadele edenlerin psikolojik durumlar aynı. Nefes almakta zorlanıyoruz gittikçe. Ev hayatını, evim ile ilgilenmeyi, evde vakit geçirmeye bayılırdım. Yaşamım boyunca yaptığım alışverişlerin büyük bölümü evdeki konforumla ilgilidir.
Evlerimiz, her birimiz için huzur bulduğumuz tek yerdir. Sığınağımızdır adeta. Bu yüzdendir ki sığınağımıza kabul ettiğimiz herkes özeldir, kıymetlidir. Sığınaklarımıza davet ettiğimiz eşimizi dostumuzu özenle seçeriz.
Pandemi öncesi, iş ve sosyal hayatlarımız vardı. Birden bıçak gibi kesildi bu hayatlar. Sonrasında biz o çok sevdiğimiz evimiz ve kendimizle (çok sınırlı bazı dostlarımızla) baş başa kaldık. Korktuk, endişelendik korumaya aldık kendimizi can tatlıydı çünkü. Ne hastalanmak, ne de ölmek istiyorduk.
Bu mecburu yaşam tarzı bir süre sonra yaşam şeklimiz haline geldi. Alışverişlerimizi, görüşmelerimizi kameralarımızı açarak internetten yapmaya başladık. Konserleri, tiyatroları yine internet aracılığıyla canlı canlı izleyerek ruhumuzu beslemek için çabaladık. Sporlarımızı youtube açarak kendi salonlarımızda yapmaya çalıştık. Dijital platformlardaki filmleri yedik bitirdik sinema salonu niyetine. Kendi fırınlarımız ekmekler yaptık. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün.
Sonunda dünyayı kilitleyen bu küresel salgın bitti!!
Fakat yerine enflasyon canavarına bıraktı bu sefer. Yaşam kalitemiz yaşanan ekonomik tablo karşısında bırakın düşmeyi bazılarımız için adeta yok oldu
Öyle bir hale geldik robotlaştık sanki. Yataktan kalkışımız ile yatışımız arasında geçen zaman bizi aynı şeyleri yapmaya mecbur bıraktı. Ülkedeki gündem o kadar hızlı değişiyorki allahtan konuşacak mevzu bulmakta zorlanmıyoruz.
Ev temizlemek, evde yemek yapmak, evde misafir ağırlamak, eve misafirliğe gitmek, evde içmek, evde film seyretmek, evde spor yapmak, evde saç boyamak kesmek,evde kitap okumak, evde müzik dinlemek vs. vs. yazarken yoruldum, daraldım.
Sığınağımız korunağımız özelimiz dediğimiz evlerimizde dahi yaşayamaz hale getirildik. Kahve pahalı(Kilosu 220 tl) kahveye misafir çağırmak lüks. Yemeğe, kahvaltıya, çaya, akşam oturmasına dahi kimseyi çağıramaz hale geldi insanlar.
Çerez ikram etsen olmaz, meyve desen bütçeyi zorlar, kek börek çörek o daha maliyetli. Dışarıya çıkarak biraz sosyalleşelim desek, imkanı yok onlar zaten süfli heves ve istekler! Kısacası fazlasıyla ve gereksizce ev içinde eşyalarla bütünleştik. Trajikomik belki ama evlerimizde beslediğimiz pati dostlarımızla aynı kaderi paylaşır olduk.
Yani yalnızlaştırıldık, yalnızlaştırılıyoruz!Modern hapishanelerimizde nefes almaya çalışıyoruz sadece.
Maalesef çoğumuz 'evdeki birer obje' haline geldik.
Doğal dekoratif kendini temizleyebilen birer obje !!!
Kendinizi eve ait bir obje, eşya gibi hissettiğiniz oldu mu son zamanlarda ?
Allah sonumuzu hayreylesin !!!
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Özlem Üney
Evdeki obje!!
Obje, diğer adıyla namı değer nesne.
Hepimizin evinde doğal dekoratif pek çok obje mevcut.
En güzel köşelerde yerlerini almışlardır. Hatta bazıları öyle değerlidirlerki, evin vazgeçilmezleri haline gelmişlerdir.
Ekonomik koşullar üst üste gelen zamlar, uzun zamandır yaşama tutunmak için mücadele edenlerin psikolojik durumlar aynı. Nefes almakta zorlanıyoruz gittikçe. Ev hayatını, evim ile ilgilenmeyi, evde vakit geçirmeye bayılırdım. Yaşamım boyunca yaptığım alışverişlerin büyük bölümü evdeki konforumla ilgilidir.
Evlerimiz, her birimiz için huzur bulduğumuz tek yerdir. Sığınağımızdır adeta. Bu yüzdendir ki sığınağımıza kabul ettiğimiz herkes özeldir, kıymetlidir. Sığınaklarımıza davet ettiğimiz eşimizi dostumuzu özenle seçeriz.
Pandemi öncesi, iş ve sosyal hayatlarımız vardı. Birden bıçak gibi kesildi bu hayatlar. Sonrasında biz o çok sevdiğimiz evimiz ve kendimizle (çok sınırlı bazı dostlarımızla) baş başa kaldık. Korktuk, endişelendik korumaya aldık kendimizi can tatlıydı çünkü. Ne hastalanmak, ne de ölmek istiyorduk.
Bu mecburu yaşam tarzı bir süre sonra yaşam şeklimiz haline geldi. Alışverişlerimizi, görüşmelerimizi kameralarımızı açarak internetten yapmaya başladık. Konserleri, tiyatroları yine internet aracılığıyla canlı canlı izleyerek ruhumuzu beslemek için çabaladık. Sporlarımızı youtube açarak kendi salonlarımızda yapmaya çalıştık. Dijital platformlardaki filmleri yedik bitirdik sinema salonu niyetine. Kendi fırınlarımız ekmekler yaptık. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün.
Sonunda dünyayı kilitleyen bu küresel salgın bitti!!
Fakat yerine enflasyon canavarına bıraktı bu sefer. Yaşam kalitemiz yaşanan ekonomik tablo karşısında bırakın düşmeyi bazılarımız için adeta yok oldu
Öyle bir hale geldik robotlaştık sanki. Yataktan kalkışımız ile yatışımız arasında geçen zaman bizi aynı şeyleri yapmaya mecbur bıraktı. Ülkedeki gündem o kadar hızlı değişiyorki allahtan konuşacak mevzu bulmakta zorlanmıyoruz.
Ev temizlemek, evde yemek yapmak, evde misafir ağırlamak, eve misafirliğe gitmek, evde içmek, evde film seyretmek, evde spor yapmak, evde saç boyamak kesmek,evde kitap okumak, evde müzik dinlemek vs. vs. yazarken yoruldum, daraldım.
Sığınağımız korunağımız özelimiz dediğimiz evlerimizde dahi yaşayamaz hale getirildik. Kahve pahalı(Kilosu 220 tl) kahveye misafir çağırmak lüks. Yemeğe, kahvaltıya, çaya, akşam oturmasına dahi kimseyi çağıramaz hale geldi insanlar.
Çerez ikram etsen olmaz, meyve desen bütçeyi zorlar, kek börek çörek o daha maliyetli. Dışarıya çıkarak biraz sosyalleşelim desek, imkanı yok onlar zaten süfli heves ve istekler! Kısacası fazlasıyla ve gereksizce ev içinde eşyalarla bütünleştik. Trajikomik belki ama evlerimizde beslediğimiz pati dostlarımızla aynı kaderi paylaşır olduk.
Yani yalnızlaştırıldık, yalnızlaştırılıyoruz! Modern hapishanelerimizde nefes almaya çalışıyoruz sadece.
Maalesef çoğumuz 'evdeki birer obje' haline geldik.
Doğal dekoratif kendini temizleyebilen birer obje !!!
Kendinizi eve ait bir obje, eşya gibi hissettiğiniz oldu mu son zamanlarda ?
Allah sonumuzu hayreylesin !!!