Matematik

Matematik sana, A noktasından, B noktasına ne kadar sürede gideceğini, kaç Litre yakıt tüketeceğini söyler.

Orada ne halt edeceğinle ilgilenmez.

Ağzından çıkana karışmaz.

Karmaşık görünse de, sadelikten yanadır en karmaşık formüllerde bile tek hedef sadeleşmedir, sonuç (çokluk) tektir.

Ne bildiğine bakar, ne düşündüğünü sorgular, fikrini önemsemez.

Bir yol vardır, bir de hedef.

Arada olup biteni ancak hatalı bir sonuca çarpınca sorgularsın.

Basittir aslında, karmaşası sadeleşme üzerine kuruludur, sonucu, hayatın ta kendisidir?

Matematik için genelde "hayatta ne işime yarayacak?" diyenlere garip garip bakmışımdır.

O frene zamanında, altındaki aracın gücüne göre bassaydın, yaptırdığın binaya müdahale ederken, yük ve dengeyi iyi hesaplasaydın,  tüketeceğin enerjiyi doğru belirleyip, doğru yönlendirseydin, bugün pek çok insan yaşamaya devam ederdi.

"Karmaşa" dediğin Matematik, yaşamını sağlayan her konunun temeli...

Matematiğin Dört İşlemi, hayatın gerçeği...

Kısacası dostum,

"Matematikten kaçıp, Devlet yönetemezsin"...

Rezil olursun, alay ederler, hatta ederiz...

Dava edersin, güleriz, acınacak halini kapatmak için saldırır da saldırırsın.

Ne enflasyonu, ne işsizliği, ne açlığı hesaplayamazsın, çünkü Matematik yok.

Din ve Tarihe yalan eklersin, yayılır gider.

Matematik, sadece doğruyu bilir, sana hesaplayıp onu bulmak düşer...

Gelelim Matematik ‘in SIFIR noktasına...

Her şey onunla başlar, sıfırı bilen onun gücüne teslim olan, daima nereye, nasıl gideceğini bilir.

Başlangıç ve ümit, tükeniş ve hiçliktir sıfır.

Ya gelirsin, ya gidersin sıfırdan.

Kâğıt üzerine kolay yazar ama sıfırı bilmiyorsan, içeriğini asla anlayamazsın.

Matematikte çok güzel bir söz vardır;

"Aradığını bilmeyen, bulduğunu anlamaz"...

Hoş, sadece Matematik için geçerli değil elbet yaşamın her alanında, durmayı, yetinmeyi bilmeyenler için harika bir uyarıdır aslında...

Sözü yazmışken bir de güncelleyeyim bari...

TBMM için dosya hazırlayan ve oturdukları koltuklara sığmadıklarını düşünenlere gelsin...