Ucuzluk

Her şey ucuzladı, fiyatlar dibe indi.

İnsan hayatı halen bedava.

Çılgınlar gibi ölüyoruz.

Sudan sebeplerden, trafikten, cinayetten, ölmek için can atıyoruz.

Ölüme karşı Üç buçuk atıyoruz ama, Azrailin önüne yatıyoruz.

Zavallı tavuk bile, öldürücü bir silaha dönüşüyor.

Tetiğine basmaya gerek yok.

İki saat güneş altında beklet, sonra at kalayı gitmiş bakır kazana kaynat, Adolf'ün fırınları gibi.

Düğünden sonra, kim öle, kim kala...

Terör can almaya devam ediyor, birazda onun için ölüyoruz.

Ölmek için doğduğumuz doğru...

Ölmek için bu kadar acele edişimiz neden?

İş kazası dediğin, başlı başına cinayet.

Ölenler, güneşe gömülmediler, hepsi toprağın altında, "gir bir şey olmaz, daha dün ben çıktım" diyenlerin gazıyla aynı hızla toprak altına.

Ölüm bu!

Dile kolay...

Gerçekten dile çok kolay!

Çocukken oyunlarımızda "öldün çık!" derdik.

Şimdi bilgisayar oyunlarında "öldün, çık!" diyor, çocuklar ve yetişkinler...

"Öldün, çık" bu kadar basit işte.

Etten, kemiktensin.

Koca kamyon, çelik yığını.

Bir anlık dalgınlık, bir anlık kızgınlık, öfke belki.

Ölen var, öldüren var, cinayet yok, çünkü kasıt yok.

Nah yok!

Öldürülen kadın iffetli miydi?

Değildi!

Aferin!

Ellerine sağlık, iyi halden, sebze halinden, Ohalden, mahalden ve de mahalleden beraat.

Otur sıfır...

İnsanlıktan sıfır...

Hal ve gidiş, sıfır...

Ahlak sıfır...

Din, zaten yok!

Beden On...

Resim Yıldızlı pekiyi...

Fizik, Kimya, Matematik, olsa zaten sanık sandalyesinde olmazdı.

Edebiyat, şahane, yazdı da yazdı...

Ağır tahrik, yüksek tahrip...

Beraat, beraat...

Sıradaki ölsün.

İran'da bir kadın öldürüldü, saçı görünmüş.

Köpürtenlere bakıyorum, bizdeki kadın cinayetlerini 3. Sayfaya koyanlar, hatta görmezden gelenler.

Günde iki, üç kadın öldürülen bir ülke için değişik reaksiyon.

Ölümün sıradanlaştığı bir toplum için, ilginç.

Ben Sosyolog veya Psikolog değilim özellikle Kitlesel Manyaklığı görürüm ama açıklayamam.

Cami avlusunda cenaze kovalayan amcaların ruh hali yok bende.

Her tabut, ziyan olan organ gözümde, çürüyüp gidecek.

Hiç değilse ölenlerin yakınları gözleri, böbrekleri bağışlasalar, On Binler hayat bulacak.

Olmuyor işte...

Sebepsiz, zamansız, mekansız ölüp gidiyoruz...

Ölmek için, can atıyoruz...